15 yaşında öldürülen Melike’nin babası: “Beni vursun diye kızımın karşısına dikildim”
Aksaray’da 15 yaşındaki Melike Arıbaş, eski nişanlısı tarafından tabancayla öldürüldü. Olayda boynundan ve kulağından yaralanan baba o anları anlattı.
15 yaşındaki kız çocuğu, 3 aydır nişanlı olduğu kişinin saldırısına uğradı ve ayrıldı.
Olay, Cumartesi günü saat 14.00 sıralarında Taş Pazar Mahallesi’nde meydana geldi. Çimeli köyünde oturan Melike Arıbaş, ailesiyle birlikte konvoy eşliğinde nikahı gerçekleştirilen bir akrabasının kına törenine gitti. Arıbaş, otomobilden indiği sırada bir markette çalışan, köy nüfusuna kayıtlı, 3 ay önce nişanlı olan Muhammet Kılıç’ın silahlı saldırısına uğradı ve gitti. Tabancayla başından vurulan Melike Arıbaş kanlar içinde yere yığılırken, babası Doğanay Arıbaş açılan ateş sonucu yaralandı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ambulansla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan baba-kız Melike Arıbaş, doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı. Melike Arıbaş, dün gözyaşları içinde Çimeli köyünde toprağa verildi.
“Gözdağı vermek için ateş ettim. Nişanlıma zarar vermem”
Saldırının ardından olay yerinde 12 boş kovan bulundu ve kaçan Muhammet Kılıç kısa sürede yakalandı. Gözaltına alınan Kılıç’ın polise verdiği ifadede, “Nişanlımın ailesi beni istemedi. Gözdağı vermek için ateş ettim. ‘Nişanlımı başkasıyla üzmem’ dedi. Kılıç, dün emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği mahkemece tutuklandı.
“Kızım ‘Beni öz kardeşinden bile kıskanıyor. Bana silah çekiyor’ dedi. söz konusu”
Saldırıda sağ kulağının arkasından girip boynundan çıkan kurşunun isabet etmesi sonucu yaralanan ve dün tedavisinin ardından taburcu edilen Doğanay Arıbaş, yaşananları anlattı. Arıbaş, kızının yaşı küçük olduğu için başta nişanlanmaya karşı olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Muhammet Kılıç’ın ailesi kızımı istemeye geldi. Ailesi ‘Oğlanın ve kızın isimleri belli olsun nişanlanalım’ dediler. Oğlumuzun önünde zaten bir büyüğü var. ‘Geldikten sonra’ dediler. evlendik kızımız o zamana kadar büyüyecek nikahımızı yapacağız’ Biz istemedik büyükler geldi sonra tamam dedik aradan 3 ay geçti kızım şikayet etmeye başladı Kızım, ‘Beni öz kardeşinden bile kıskanıyor. Bana silah çekiyor.’ Bir daha kardeşimle konuşursan aklını başımdan alırım’ diyor. dedi.kızımın başına böyle bir şey gelir mi biz hangi mahallede yaşıyoruz kim kime silah çeker dedim ailesini muhtarı aradım durumu anlattım bire bir yaptı yanlarında olaylar çıktı. Silahı kaptı. Ev doluydu. ‘Böyle kalacak. Paranı topla ve çık, bir daha bizim eve gelme’ dedim. dedim.sonra evimin arkasına geldi silah ateşledi savcılığa gittim şikayetçi oldum beni bir gün bile içeri almadılar sonra geldi bu sefer önümden silahla ateş etti Evin yanına gittim, yine şikayet ettim.”
“Hiçbir yetkili çıkıp bu çocuğun 15 yaşında olduğunu iddia etmedi, ne oldu”
Arıbaş, tehditler nedeniyle kızının evlerinin kapısına bile gelemediğini belirtti. “Kızımla artık evin önüne çıkamıyoruz. Nasıl öldürüleceğini de biliyorum ama öldürmek kolay bir şey değil. Biz devletimize güvendik. Haklarında dava açtık. Sonra babamı tehdit etmeye başladı. Eve geldi ‘Topunu temizleyeceğim, soyunun bir ucundan girip öbür ucundan gireceğim’ dedi. Bunların hepsi tutanaklarda kayıtlıdır. Bunları delil olarak mahkemeye sunduk. Mahkemede beraat etti ve 2 gün sonra tekrar evimize gelip tehdit etti. Biz de devletimize güvendik. Ya bugün tutuklanır ya da yarın tutuklanır. Hiçbir yetkili çıkıp da bu çocuğun daha 15 yaşında olduğunu iddia etmedi, başına ne geldi.dedi.
Dava sürecinde ailenin evlerine geldiğini ve kendilerini tehdit ettiğini öne süren Arıbaş, şikayetlerini geri çekmeleri için tehdit etti. “Davanızı almamakla tehdit ettiler. Jandarma’ya haber verdim. Jandarma gözaltına aldı, ifadesini aldı ve gitti. ‘Sürekli tehdit’söz konusu.
“Silahı tutukluk yaptı. Tutuşmasaydı belki hepimizi öldürürdü.”
Olay günü kızının düğüne gittiğini belirten Arıbaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Akrabamızın düğünü vardı. düğüne gittik Kızım düğüne sevinçle gitti. Gitmeden önce kınada nasıl bir kıyafet giyeceğim, düğünde nasıl bir kıyafet giyeceğimin hazırlıklarını yaptı. Düğün için düzenlenen kınaya hep birlikte mutlu bir şekilde gittik. Konvoyla gittik. Böyle pusuya yatıp toplu katliam yapmak isteyeceği şeytanın aklına bile gelmezdi. Konvoyla gittik. Arabaya park yeri ararken kızım ‘Baba inelim, park edebilirsin’ dedi. Araçtan indiğimde silah sesleri duydum. O sırada vuruldum. Sonra kızımın yerde yattığını gördüm. Sonra herkes Muhammed’in üzerine yürüdü. Bu sırada silahı tutukluk yaptı. Annem ve diğer çocuklarım da araçtaydı. Eğer sıkışmasaydı, muhtemelen hepimizi öldürürdü. Sonra geri çekildi ve dergiyi değiştirdi. Muhammed ile aramızda 7-8 adım vardı. Kızımın yanına gittim ve beni vursun diye bir daha ona ateş etmesin diye karşısına dikildim. Sonra gerçek bana ateş etti ama bana vurmadı.’
Yaralı olarak hastaneye kaldırıldığını ve olaydan sonra kızının hayatını kaybettiğinin öğrenildiğini belirten Arıbaş, dün taburcu olduktan sonra cenazeye katıldığını kaydetti. Saldırganın en ağır cezayı almasını isteyen Arıbaş, “Birçok kez başvurdum. Ama hiçbir şey olmadı. Bir gün bile tutuklanmadı, sadece açığa alındı. En ağır cezayı almasını istiyorum.terimini kullandı.
Arıbaş, sürekli tehdit edildiğinde ailesi için Aksaray şehir merkezinde güvenli bir sitede konut satın aldığını ve oraya taşınmayı planlarken olayın meydana geldiğini sözlerine ekledi.